Hikayelerini pek sevdiğim deli kız
Bu ayrı bi güzel
“O zaman yapabildiklerimi gördüğünü bana belli et. Bak bana, aynı yerde deÄŸilim, senin yapmamı istediklerine eriÅŸince deÄŸil, benim baÅŸarabildiklerimle sevin dedi. “
çok değerli .. hepimiz için ..
#Repost @deli.kizin.evi
・・・
Peki, neden boyayamıyorsun eskisi gibi, dedim.
O mavi balığı boyadım ya, çok beğendiğini sanmıştım, dedi omuzlarını düşürüp.
Beğendim, çok beğendim hem de! Ama sanki durgunsun bu aralar.. Eskisi gibi coşkulu olmayışının altındaki sebebi anlamaya çalışıyorum, hepsi bu.
Mutluyum,ama sen sorunca bi tuhaf oluyorum. Sanki yapabildiklerimi görmüyormuşsun da, ancak senin varmak istediğin yere gelirsem için rahatlayacakmış gibi bakıyorsun bana.
Halbuki ben, kalbimde kızgın olmayışımla çok gurur duyuyorum mesela, ama sen sorunca dağılıyor herşey.
Hep anlamaya çalışmak; bilip, duymak istiyorsun, ama bazı şeylerin yanıtı olmaz. İzlemeyi dene, dedi hızlı hızlı. Konuyu kapatmak istediğini biliyordum.
Senin iyiliğin için, seni düşünüyorum dedim umutsuzca.
O zaman yapabildiklerimi gördüğünü bana belli et. Bak bana, aynı yerde değilim, senin yapmamı istediklerine erişince değil, benim başarabildiklerimle sevin dedi. Fısıltı gibi çıkmıştı sesi.
Sevinmez olur muyum hiç diyecekken tam, bi de elimi tut, hiç bırakma olur mu, dedi.
Caddenin öbür tarafına baktım gözyaşlarımı görmesin diye. Nerden çıkmıştı şimdi bu ağlamak?
Küçücük, üşümüş elini sımsıkı tuttum ve seni çok seviyorum dedim ben de fısıltıyla..
Yanaklarıyla beraber, kısacık kesilmiş saçlarının arasından kepçe kulakları kızardı.
Ne zaman bırakmışım hayret, hep el eleyiz sanıyordum oysa..
Epey yürüdük öyle konuşmadan. Sonra birden durup, gel sana resimli kahve alayım, dedim.
Kalpli olanından mı dedi cıvıldayarak, ya ne sandın! dedim.
Peki ama o zaman o küçük koyun çanını alamayız, çünkü paramız kalmaz dimi, dedi Üzgün.
Resimli kahve de alırız, o koyun çanını da! dedim.
Zıplar gibi yürüdü elimi hiç bırakmadan kahveye kadar.
Kapının küçük zili gülüş gibi asılı kaldı havada biz içeri girince.
Cam kenarındaki tahta masa boş bekliyordu.