O kadar çok şey birikti ki yazacağım ne başlık atsam bilemedim. Yoğun bir haftasonu ve iki gündür kafamı yastıktan kaldıramama bir de Alpay’ın bilgisayarın anakartını değiştirme hevesi eklenince ancak blogumun başına geçebildim.
Günlerdir evedeyim diye haykırırken bu hafta sonu sürekli dışarılardaydım ama ı-ıhh işe yaramadı yine bunalımlardayım. Kafamı yastıktan kaldıramama bir depresyon başlangıcı mı yoksa gerçekten yorgun muyum ya da sıcaklar beni yere mi yıkıyor bilemedim.
Cumartesi günü ikinci Belgrad Ormanı fethimiz başarıyla sonuçlandı.İlkinde daha Erin 37 günlüktü ve korkunç bir şekilde iki gözüm iki çeşme ” ben artık hiç bir yere gidemeyeceeeğiimm Erin hep ağlıyor dışarıyı sevmiyorrr” şeklinde eve geri dönmemi bana yedirdi oğlum. Son derece keyifli bir orman pikniği ve yürüyüşü oldu hemde bu sefer kangurusunu çok sevdi içinde uyuyarak bizimle 3 km ye yakın yürüdü ama benim belim koptu hiçte faideli bir eser değil bu kanguru babamızın Türk Mucitlere girecek birşey ortaya atmasını ve hafif puset arabamızla tangır tungur etmeden orman yolunda yürüyebilmeyi 4 gözle bekliyoruz bu cümlenin noktalama işareti ne zaman gelecek bende merak ediyorum!! uff!!
Pazar günü ise “çocuğu anneme bıraktık” cümlesini hayatımda ilk defa kullanarak bir arkadaşımızın düğününe gittik.
Acccayip keyif aldım 🙂 üstelik giyecek kıyafet de buldum kendime. Fotoğraf var ama artık balayı dönüşü elimizde olur herhalde ben heyecandan fotoğraf çekmeyi atlamışım. Tarihe geçecek bir gece oldu benim için. 1 seneden fazladır ilk defa şarap bile içtim – yarım kade olmak üzere- böylleee dizlerimin bağı çözüldü 2. yudumda :)))
Sonra akşam yattığımda düşündüm. .zaman hızla geçiyor. Düşündüklerimi başka bir postta yazacağım zira konumla pek alakası yok.
Yaa Erin’cimmm bıraktık seni anneanneye çıktık sokaklara nabeerrr …. 🙂
Daha bugün salı ama bu haftasonunu iple çekiyorum. Kendimi fahri köylüsü ilan ettiğim canım Cumalıkızık’ıma gidiyoruz. Bol kiraz ve dut yemeli bir haftasonunu bu seferde Erinle paylaşacağım için çok çok heyecanlıyım!!
Yorumlar (5)
sabahnur :
6 Haziran 2007 | 00:40uzun suredir yeni bir yazı gelmeyince, merak etmeye başlamıstım ben de.. güzel zamanlar gecirmenize sevindim, Erin bebek de dogacı olacak kesin daha 37 gunlukken ormanlarda gezdiğini dusunursek:)) sevgiler
sabahnur :
6 Haziran 2007 | 00:42hoooooooooooofff.. 4.kere deneyeceğim.. -yorum gelmiyor da-
uzun suredir yeni bir yazı gelmeyince, merak etmeye başlamıstım ben de.. güzel zamanlar gecirmenize sevindim, Erin bebek de dogacı olacak kesin daha 37 gunlukken ormanlarda gezdiğini dusunursek:)) sevgiler
köşenin delisi :
6 Haziran 2007 | 08:10Senin yazdıklarını okudukça moralim düzeliyor, cesaretleniyorum 🙂 “Bak” diyorum “bebişle gayet de güzel dışarı çıkılabiliyor, yürüyüşler yapılabiliyor” :)) Çok tatlısınız birlikte, nazarım değmesin :))
AyçA :
6 Haziran 2007 | 14:10@Köşenin delisi.. valla bence tahmin etmezdim ama oluyor hemde çok keyifli oluyor onunla yapmak herşeyi.. az kaldı seninde :)) ilk günlerin zorluğunu atlattın mı gerisi kolay..
@Asya.. hoşbuldukk efenim :)) esas siz hoşgeldiniz demeliyiz sanırım gezmelerden görmelerden çileklerden falan.. seninki hamilelikten ve ağırlaşmaktan olmasın sakın :)) aman koyverme kendini sporunua yoga yürüyüşüne devam .. sakıınn bırakma :))
sabahnur :
6 Haziran 2007 | 23:12Ayçacım dun gece oyle cok ugratim ki yorum yazabilmek için. -inş. şimdi gelir- bu bir kac kere daha olmustu: (
uzun sure bişiler yazmayınca merak etmiştim, guzel zamanlar gecirmişsiniz sukur ki:) 2.ayını kutlarım Erinciğimin..
sevgiler..