Henüz yorum yapılmamış

Şimdi Bu Böyle

Bir önceki yazının devamı için kahvemi koydum müziğimi açtım. Keyifle uzun bir yazı yazmak istiyorum. Şanslıysam okursun okumazsan da tabii ki sonra görüşürüz 🌼

Bir odada çember şeklinde sandalyelerimize oturmuşuz, ben söz almışım. Böyle hayal et ve içinden geçen her neyse o cümleyi yavaşça yere bırak lütfen. Yargısızca, can kulağı ile kalpten dinlemektir adabı çemberin.

Şurada kalmıştım: Ben Ayça Oğuş, sosyal medya bağımlısıyım

O kadar da değilim aslında, hepimiz kadarım hatta bazılarımızdan az ve bazılarımızdan çok.
Önceleri hep işim için buradayım diyordum tabii ki bir sürü paylaşım yapacağım “up to date” kalmam lazım. Çok lazım. Çok paylaşmalıyım. Çok görünür olmalıyım.

Gerçekten işim için mi görünür olmalıyım? Kurumsal hayatı bırakıp kendi işimi yapmaya başladığım o dönemlerde ne yapıyordum ben? Öyle sosyal medya platformları olmayan zamanlardan bahsediyorum. Yazdığım yazılar işimi, beni, ruhumu o kadar besliyordu ki ben hiç sorun yaşadığım birileriyle çalışmadım, hep severek yaptığım işler oldu hala daha görüştüğüm güzel insanlar tanıdım ve bunca paylaşım yaptığım şuralardan çok daha fazla görünüyordum, belli ki ben buraları kullanmayı bilmiyorum;bilmek istiyor muyum ?
Diyeceksin zaman o zaman değil. Zaten diyorsun da hiç gelmese en az 10 mesaj geldi “ama neden kapatıyorsun bak işler buradan dönüyor” diye. Ben bilmiyorum evet bunu haklısındır. Lakin bu sosyal medya benim ne dış işlerime ne iç işlerime pek yaramadı. Bence yaramadı; senin beni “yarayacak illa aman dik dur aman istikrar aman naaptın sen e yazarken de vakit harcamıyor musun aynı şey” diye burada tutma çalışmanı görüyorum. Herkes kendini doğrulama gayretinde, şimdi benim de yaptığım gibi. Aynıyız yani alınma hemen. Ekleyeyim aynı şey değil. Ay bir kere ” DEVAMI YORUMLARDA” diye biri yorum yapmadan yazının devamını yazma yarışım yok ayol şurada istediğim uzunlukta yazıyorum. Bu bile yeterli bir sebep! Paylaşmayı bırakacığımı da söylemedim üstelik sakin kalalım. 2006 yılından beri burada öncesinde de eski sitelerimizde hep paylaştım hep yazdım. Bunu cebe koyalım.

Geri dönersem konuya: benim için gerek paylaşımları gerek kişileri ile çok yorucu, fazla uyaran bir mecra . Bu yoruculuğu hafifletmek için hesabım çalınmadan evvel ara ara detoks yapıp tüm hesaplarımı kapattığım dönemler yaşadım. İlk kapatmada şu cümleler çok canlıydı içimde:

“paylaşmıyorsak yaşamıyor muyuz? paylaşmayacaksak yaşamayalım mı?”
“yazıyorsak söylemiş mi oluyoruz? yazmıyorsak söylemeyelim mi?”
“takip etmiyorsak sevmiyor muyuz? sevdiğimiz için mi takip ediyoruz?”
“beğeni yaptıysak gerçekten beğendik mi? etkileşim olsun da hesabım görünür olsun diye mi beğendik?”
“takip etmeyi bırakmıyorsak çok bayıldığımızdan mı? bayılmadığımız için sessize alıp takip etmiyormuş gibi düşündürmekten mi?

Liste uzar gider.

Tüm bu sorular 24 saate sıkıştırılmış hızlı ve yoğun ve çok olan paylaşımlar için. Fast food gibi: o an doyuran o an keyif veren yedikten yarım saat sonra hiç yememiş gibi hissedip üstüne şişmanladığın şu fast food zırvalığı gibi.

Kendimi de bunun dışında tuttuğumu düşünmüyorsun değil mi ?

ama

“ama”dan sonra gelen her cümle öncekilerin anlamını düşürür biliyoruz yine de ama

Ben Ayça Oğuş sosyal medyayı bırakıyorum.

Sosyal medyanın bundan haberi var mı?

E oldu işte şimdi. (Yazının en altında bitakım linkler var uğramadan gitme olmaz mı? )

Eskiden kendim için yazardım şimdi ne yazacak olsam kimin kapısına çarpacak acaba diye endişe duyuyorum.Eskiden yazıların altına yorum bırakıp bilgi paylaşırdık sonra yazıları sosyal medyalarda link verdik altına gelen yorumlara da sahip çıktı zuckerberg üstümüzden çılgınca paralar kazandığı yetmiyor gibi. Gel de bul şimdi onca güzel değerli yorumu bilgiyi!

Kendi alanımda devam edersem eskisi gibi yazmaktan, paylaşmaktan keyif alabilirim. Her dakika bir paylaşım yapmayacağım için birikir, kaliteli içerik oluşur.

Geriye kalan vakitlerde inan kitap okumaya, yoga yapmaya ve yeni pratikler eklemeye, çıkıp fotoğraf çekmeye uzun uzun telefona bakmadan bir film seyretmeye ve benzeri artık kim neyi yapıyordu ise genişleyerek yerleşiyorsun.

İki adresim de o kadar uzun süredir güncel değildi ki bir haftadır gece yarılarına kadar alt yapılarını toparlıyorum siteleri baştan tasarlıyor güncelliyorum ve hala eksik parçalar var. Acelem yok bundan sonra buradayım.
Bir de ne delilik ettim biliyor musun ? Instagram hesabım kapatılmadan önce arşivlerini indirmiştim, bulabildiğim bazı yazıları teker teker sitelere girdim!
Oğlak olmak bunu gerektirir: yapmak istediğini kafaya koy ve o kafaya koyduğunu yapmadan bırakma.
Tabii “öf hiç uğraşamamcı”lığı da var biz keçilerin ama sadece istemedikleri için o kısım.

“kaybettim sandıklarımız  kazandıklarımızdı”

Çok üzgünüm büyük bir arşivi kaybettiğim için. Kimbilir daha neler vardı kaybettiğim vefekat

Krizi fırsata çevirmek

Neden olmasın?

Okumak istersen beni düzenli olarak yazacağım hem de parmağımın kemiği olmadan bu sefer.

Hadi bir sonraki yazıda görüşürüz olur mu ? Instagram kullanmıyorum dediğimde ” haa siz yoga hocaları” diyen biriyle tanıştım ilgini çektiyse buradan yürüyeceğim! Çok eğleneceğiz. Ha biz yoga hocaları neysek beraber çözümleyelim bir de rahatlasın ortalık ya da sadece ben!

Not: Bu yazıyı yazarken Elif aradı ” koş cama gökkuşağı sizin oradan görünüyor” diye. koştum. göremedim. ben göremedim diye gökkuşağı orada değil mi ? orada!

(Adada olsam kesin bahçeden görmüştüm bu ayrı bir yazı konusu ayrı bir yas konusu)

Buyrun buralardan alalım sizi gezegenimize

www.pi.web.tr yenilendi cilalandı temizlendi güncellendi

www.aycaogus.com yeniden hayata geçti:

Instagramda

Diyelim sen de sosyal medya takip etmiyorsun o zaman etkinliklerden haberdar olmak için e-postanı web sitelerimizde bulunan haber bültenine bırakırsan herşeyden haberin olur.

Son olarak Whatsapp üzerinden Online yoga ders duyuruları içiçn bir grubum var. Hem düzenli dersler hem de arada süprizli dersler için duyuru yapıyorum. Merak etme sadece grupta ben yazabilirim cevaplar özelime düşer. Buyur gel ilgin dahilindeyse

Paylaş :=)

Yorum bırak