Cuma günlerini biz iple çekiyoruz. Erin de ben de!!
Music together sınıfı bizim için, hayatımıza farklı ritm katarak çok önemli oldu. Evde her şeyimizi ritmlerle yapmaya başladık.
Aslında başından beri bize verilen kitapçığın arkasına not düşmem gerekirdi ama yapmamışım. Gözle görülür bir gelişim yaşanıyor. Başta “ne olucak canım müzik yapıp, biraz keyifli vakit geçiriyoruz” yaklaşımından şimdi “biz beraber müzik öğreniyoruz” kavramına dönüştü. Erin’in hiç ilgisini çekmediğini düşündüğüm şarkıların ritmleri ile evde uydurma sözleri söyleyerek kendi kendine müzik yaptığını görmeye başladık. Her yere MT cdmiz ile gidiyoruz. Her hafta farklı bir şarkının sözlerini söylerek, farklı bir şarkıyı favori seçerek bekliyoruz cumaları. Daha da ilginci Erin Yapıncak’ı o kadar çok seviyor ki evde bana “hadi şimdi sen Yapıncak ol müzik yapalım” diye taleplerde bulunuyor. 45 dakikanın sonunda ” nolur gitmeyelim bi daha müzik yapalım” diye ağlıyor!! Benim açımdan da ilginç bir deneyim çünkü orta okul müzik korosundan beri ilk defa çok sesli müzik yapıyorum :=) ve çok zor!! Şimdilik iki sese ulaşabildik yakında 3 ses yapacakmışız!! Tanrım:=) O kadar ki “acaba piyano dersleri mi alsam yapabilirim bunu” hissiyatı veriyor bana.
Yapıncak’a kocaman bir teşekkür bu güzel oluşumu bizlere gidip,öğrenip getirdiği ve tanıştırdığı için.
Bu hafta MT çıkışı ben Yapıncak’a bir şeyler sordum ve o soruların cevabını almak üzere piyano’nun başına gittik. Erin tabii ilk defa orayı terk etmediğimiz için pek mutluydu. Ada uyuyacak, yemek yiyecek, Erin keza öyle derken kendimizi piyanonun başında bulduk. Hızlı bir kararla “tamam bugün rutin bozulabilir” dedik. O gün de konuşurken bunları yazmanın kelimesi olmadığının ikimiz de farkındaydık ama Erin’in ve Yapıncak’ın söylediği üzere Ada’nın ilk defa bu kadar tek başlarına, – saat 12:00’den 15:00′ kadar – oynadığı, bizim salonda hiç içeriye gidip bakma ihtiyacı hissetmediğimiz, arada Sultan’ın göz ucuyla kontrol ettiği bir oyun içerisine daldılar.Beraber yemek yediler ama cidden beraber.
“Erin’cim bana da verir misin bir ceviz”
“Al Ada’cım”
şeklinde diyaloglar ile birbirlerini beslediler.
Yapıncak ve ben sürekli, sanki uzay elbisesi dikmiş çocuklarımız edasıyla ” ayy inanamıyorummmm”” diyip durduk. Heyecanımız doruk yaptı.
3 saat boyunca, 3 yaşına gelmemiş, birbiriyle daha önce hiç oynamamış iki çocuğun, hiç hakemsiz, müdahelesiz, “aman yavrum dur yapma paylaşıyoruz beraber oynuyoruz” cümleleri olmadan oynadığına daha önce hiç şahit olmamıştım/ık.
Çocukların, kelimelere dökülmeyen, insanlar arası enerjiyi çok güzel alıp, yorumladıklarını düşünmekten başka bir şey kalmadı geriye.
Kelimelerle anlatamayacağım bir gündü.
ben adına sevgi koydum, sevgi gününde, sevgiye ihtiyacı olan kalplere buradan gönderiyorum.
Müzik evrenseldir, sevgi de öyle.
Yorumlar (16)
Iraz :
14 Şubat 2010 | 21:23Hani Amerikan filmlerinde şoka giren zat elleriyle ağzını sımsıkı kapatıp bir süre donup akabinde tizden bir “Tanrım” der ya, tam da öyle bir “Tanrım” çığlığı atmak istiyorum!!!
Planlanmamış bir uyum var, bakar mısınız, buna vuruldum!!!!
Aşık oldum ikisine de, biz hemen yarın taşınalım olur mu 🙂
AyçA :
14 Şubat 2010 | 21:25Iraz uzun zamandır video eklemiyorum geçmiş tüm videoları da kaldırdım ama bu video bana bu kuralımı yıktırdı tam da bahsettiğin şu planlanmamış uyum yüzünden..
biz de ağzımız açık izledik ve itiraf edeyim ki benim gözlerim doldu.. öyle güzeldi ki onları sessizce izlemek ve yaydıkları o güzel sessiz uyumun yüksek enerjisi..
ve evet hadi siz hemen yarın taşının artık:=))
Özge B :
14 Şubat 2010 | 23:34Çok şekerler, nasıl da eğleniyorlar???
Soruyoruuuum, biz büyükler mi küçüklere öğreteceğiz, küçükler mi büyüklere?
AyçA :
15 Şubat 2010 | 00:15@Özge.cevap veriyorum: küçükler büyüklere :=)))
@Elif. Fotoğraf çekiyordum.. makinemin videosu olduğu için anında uyandım ve video çektim.. yoksa video bulmaya kalksak kaçırmıştık kesin:=) ve çok üzülürdüm bu anı sadece kafamızda tutak zorunda kalsaydık.. resmen düet denir buna di mi :=)
alpiharikalardiyarinda :
15 Şubat 2010 | 00:05Resmen birbirlerini dinliyorlar. Ne buyuk sans cekebilmen Ayca:)
burcu :
15 Şubat 2010 | 01:13inanamıyorum.şu ana dek izlediğim en güzel şey bu mu yoksa?aşık oldum:))
elif :
15 Şubat 2010 | 02:30Gözünü kapat dinle…
İki küçük çocuğun çaldığını analayamazsın:)))
Son dakikalara kadar tabi:))
Beste yapmışlar resmen….Çoook güzel….
Bahar :
15 Şubat 2010 | 11:10Ada&Erin düeti süper olmuş, bayıldım :)))))))
elif :
15 Şubat 2010 | 13:51Ben görüntü açılana kadar maillerimi kontrol etmek için başka bir siteyi açmıştım ama ses açılmıştı. Önce objektif olarak dinledim yani. Sonra görüntüyü gördüğümde sonuca inanamadım. Minik bünyelerde inanılmaz bir beyin ve coşku fırtınası…
Bende çocuklarımı(2ay ve 2,5 yaş) hemen götüreceğim. Kardeşler arası uyumu düşünemiyorum bile…
AyçA :
15 Şubat 2010 | 14:09Elif selam,
Bu piyano yalnız Music togethger dersi değil :=) ders sonrası biraz arkadaş eğlencesi:=)
elif :
15 Şubat 2010 | 16:18Evet Ayça ;ben tamda bu ders sonrası uyumu kastetmiştim. Sürekli olmasa da genel anlamda iyi geçinen uyumlu kardeşler olması çok hoş olurdu.Mühim olan ruhlara işlenen paylaşım.
Teşekkürler Sevgiler…
gülşah :
15 Şubat 2010 | 21:44çok güzel gerçekten
yapincak :
16 Şubat 2010 | 10:34Ayça, ne diyebilirim? Music Together’la ilgili yazdıkların, Erin’in müzik tutkusu… Şu an içimde duyduğum mutluluğu anlatamam. Müziğin gücü, sizlerin güzelliğiniz 🙂
Ama asıl o video, of. Aslında dün izledim. Gelip gelip defalarca bakıyorum. Aşırı duysallaşmadan iki satır yorum atamadım. Tuhaf bir şey bu, ‘birlikte müzik’ yapıyorlar. Müzikle konuşuyorlar.
Müzikal analizini bile yaptım, ABA formu 🙂 Çok ilginç, çok ilginç… Ve büyük şans kaydetme şansımızın olması, ben bilmiyordum bu kadar uzun süre video çektiğini. Şimdi o “salyangoz” diyen ağzıma biber sürmek istiyorum!!
Süper gündü, ben de siz gidince bir coşku etrafımdakilere anlatmaya çalıştım ama o çoşkuyu ve şaşkınlığı dile getirmek mümkün değil. İnsan ne dese cılız kalıyor.
Yaşasın müzik, yaşasın minikler 🙂 Ve ne mutlu bize…
AyçA :
16 Şubat 2010 | 10:50ah tamam doğru cümle işin bilir kişisinden geldi : müzikle konuşuyorlar..
ben bu iş çok sevdim .. yapalım desen olmaz :=)
aslında salyangoz demeseydin de bitirmek üzereydiler bence 😉
o günden beri ne zaman içim kararsa açıp bu videoyu seyrediyorum tüm kara bulutlar gidiyor.
Yelish :
4 Mart 2010 | 05:50Biz oglum 5 aylik oldugunda basladik Music derslerine ve su an 20 aylik oldu , hala vazgecemiyoruz.
Inanilmaz mutlu oluyor , muzik kulagi gelisti , paylasiyor , sirasini beklemeyi ogrendi , sabirli oldu vs .
Ayni zamanda play&learn ve Art derslerinin de faydasi cok ama benim icin muzik dersinin yeri baska ( sebebi o;nun cok seviyor olmasi tabi ki )
şarkı sözü :
31 Ekim 2010 | 12:18müzik evrenseldir 🙂