Bana yazacak ne kaldı ki..teşekkürler Deniz hatırlattığın için:)
[MEDIA not found]Your children are not your children.
They are the sons and daughters of Life’s longing for itself.
They came through you but not from you
and though they are with you yet they belong not to you.
You may give them your love but not your thoughts,
For they have their own thoughts.
You may house their bodies but not their souls,
For their souls dwell in the house of tomorrow,
which you cannot visit, not even in your dreams.
You may strive to be like them,
but seek not to make them like you.
For life goes not backward nor tarries with yesterday.
You are the bows from which your children as living arrows are sent forth.
The archer sees the mark upon the path of the infinite,
and He bends you with His might that His arrows may go swift and far.
Let your bending in the archer’s hand be for gladness;
For even as he loves the arrow that flies, so He loves also the bow that is stable
~ Kahlil Gibran
Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil
Onlar kendi yolunu izleyen Hayat’ın oğulları ve kızları
Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler
Ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller
Onlara sevginizi verebilirsiniz, düşüncelerinizi değil
Çünkü onların da kendi düşünceleri vardır
Bedenlerini tutabilirsiniz ama ruhlarını değil
Çünkü ruhlar yarındadır
Siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz
Siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz
Ama sakın onları
Kendiniz gibi olmaya zorlamayın
Çünkü hayat geriye dönmez, dünle de bir alışverişi yoktur
Siz yaysınız, çocuklarınız ise sizden çok ileride atılmış oklar
Ve o yüce gücü ile yayı eğerek okun uzaklara uçmasını sağlar
Okçunun önünde kıvançla eğilin
Çünkü o okçu, uzaklara giden oku sevdiği kadar
Başını dimdik tutarak kalan yayı da sever
Halil Cibran
Yorumlar (2)
Pratik Anne :
6 Ağustos 2010 | 17:01Çok güzel bir yazı. Çocuklarımı her gün gözledikçe bunları düşünüyorum. Çıktısını alıp asılacak yazılardan.
AyçA :
6 Ağustos 2010 | 17:02Ben de unutmamak için kaydettim …her sıkıştığımda okuyayım diye 🙂 tuncel dayıda güzel seslendirmiş 😛